Hep bir gün resim yapacağımı hayal ederdim!
Liseyi Notre Dame De Sion’da okuduğum yıllarda doğrusu resim veya sanata bugün duyduğum ilgim yoktu. Ama üniversite için Washington’a gittiğim dönemde (1981 – 1987) şehrin sunduğu sanatsal zenginlikler beni çok cezbetti; sanat müzelerini sık sık ziyaret etme fırsatım oldu. Resim ve seramik kurslarına katıldım ve müthiş zevk aldığımı fark ettim. 1987’de İstanbul’a döndükten sonra profesyonel hayata atılıp yaklaşık 10 sene reklam sektöründe, uluslar arası firmalarda, yoğun çalıştıktan sonra nihayet 1998 yılında, üç arkadaşla kurduğumuz atölyede Ekrem Kahraman ile resim derslerine başladım. Ayrıca Süleyman Saim Tekcan ile Artes Çamlıca Sanat Evinde özgün baskı çalışmaları da yaptım; çeşitli sergilere katıldım.
Bugün profesyonel yaşamın hayatımda daha fazla ağırlığı olsa da, resim hep önemli bir parçam olarak kalacak. Braque’nin dediği gibi: “İstediğim gibi yapamıyorum, yapabildiğim kadar yapıyorum.”